Bu yazımızda will ile be going to farkı konusunu ele alacağız. Bu iki yapı arasındaki farklılıklara bakmadan önce will konusu ile eksiklerinizi gidermek ya da bildiklerinizi tazelemek isterseniz, Simple Future Tense yazımızı okuyabilirsiniz. Bununla birlikte, be going to yapısını hatırlamak için ise, Going to Gelecek Zaman yazımızı inceleyebilirsiniz. Her iki yapıyı da gelecek zamandan bahsederken kullanıyoruz. Türkçeye çevirirken de “will” ve “be going to” cümlelerini aynı şekilde -ecek, -acak olarak çeviriyoruz. Fakat will ile be going to yapıları arasında bazı farklılıklar var. Hazırsanız bu farklılıkları örnek cümlelerle görelim!
Be Going To ve Will Farkları
- “will” cümlelerinde geleceğe dönük bir planlama yokken, “be going to” cümlelerinde daha önceden planlanmış, kararlaştırılmış durumlar söz konusudur.
Örnek: I am going to stay at the Ambassador Hotel in Romania. (Gitmeden önce belki de rezervasyon yaptıran bireyin ifadesi)
- “will” cümlelerinde de “be going to” cümlelerinde de tahmin vardır. Ancak “will” yapısını kullandığımız cümlelerde tahmin bir veriye, somut bir kanıta dayanmaz. Bundan ziyade, “will” li cümlelerde tahminler bireyin fikirleri, istekleri doğrultusunda tıpkı bir falcının yaptığı tahminler gibidir.
“be going to” cümlelerindeki tahmin ise, bir meteoroloğun veya bir bilim insanının yahut sıradan bir bireyin elindeki verilere, gözlemlere, somut kanıtlara dayalı olarak yaptığı öngörü niteliğindeki tahminlerdir. Özetle, “be going to” yapısının geçtiği cümlelerdeki tahmin, somut kanıta, veriye ve gözleme dayanır. Bu sebeple, gerçekleşme olasılığı yüksektir.
Örnek: The clouds are black, it’s cool. It’s going to rain. (Burada bulutların kararması ve havanın serin olması yağmurun yağacağına yönelik yapılan tahminde somut bir kanıt veya veri olarak değerlendirilebilir.)
- She is going to have a party at Sesame Café at 22:00. (Parti için misafirlere davetiye bile göndermiş bir kişinin cümlesi.)
- He is drunk, roads are icy. He is going to crash. (Bireyin alkollü ve yolların da buzlu olmasını bireyin kaza yapacağına dair yapılan tahminde somut bir kanıt veya veri olarak değerlendirebiliriz)
- Yukarıdaki iki maddeden de anlayabileceğiniz gibi “will” cümleleri planlı bir olayı anlatmaz. Dolayısıyla, konuşma anında aldığımız kararları dile getirmek için “will” yapısını kullanırız.
- Örnek: I will open the door. (İçeride otururken beklenmedik bir şekilde kapı çaldı ve siz de arkadaşınıza kapıyı ben açacağım/ açarım anlamında bir cümle kurmak istediniz.Bahsettiğiniz durum anlık gelişen bir olay olduğu için bunu “will” ile anlatmanız daha doğru oldu.)
Will ile be going to arasındaki fark ne? sorusunu bu şekilde yanıtlamış olduk. Artık konumuzun alıştırmalarına geçebiliriz.
Will Be Going to Farkı ile ilgili Alıştırmalar
- When we get home, we ……………………………(have) dinner.
- I know they …………………………… (feel) very happy if they win the match.
- They’ve already decided on their next summer holiday. They …………………………… (do) a tour of Norway.
- She thinks that the Take That concert …………………………… (be) really exciting.
- “What are your plans for this evening?” I …………………………… (meet) my friends and then go to a birthday party.
- If you revise for the exam, I’m sure you …………………………… (get) a good result.
- The weather forecast is good for the next few days. It …………………………… (be) very sunny.
- I can’t come to the match tomorrow. I …………………………… (look after) my cousins.
- In the future, I think humans …………………………… (wipe out) many different species.
- He is buying some butter and eggs because he …………………………… (make) a cake later.
Konuyla alakalı aklınıza takılan herhangi bir şey olursa, yorum bırakabilirsiniz. Sağlıklı ve bol İngilizceli günler dileriz. 🍀