Kanser olduğunu keşfeden bir kimya öğretmeninin değişimini anlatan diziden yola çıkarak bir deyimi ele alacağız. Breaking bad ne demek birlikte buna bakacağız. IMDB puanı 9.5 olan dizinin adı da içeriği kadar dikkat çekiyor. Hala tüm zamanların en iyi dizilerinden biri olarak kabul gören dizinin başlığı ne demekmiş birlikte bakalım!
Breaking Bad dizisi bitti. Ancak, yan dizi Better Call Saul ile breaking bad ne demek sorusu hala merak uyandırıyor. Bu sebeple bu yazımızda merakınızı gidermeye çalışacağız.
Öncelikle, breaking bad ifadesinin bir deyim olduğunu yeniden belirterek başlayalım. Deyimler, birden farklı sözcüğün bir araya gelmesiyle oluşur. Bununla birlikte, bir araya gelen bu sözcükler esas anlamlarını yitirebilirler. Böylece yeni anlam kazanır ve gerçek anlamlarından uzaklaşırlar. Dahası, deyimler kalıplaşmış ifadelerdir ve anlatıma akıcılık kazandırırlar.
Breaking Bad Deyimi
Deyimin tanımını hatırlattıktan sonra, şimdi esas sorumuza dönelim! Kelime kelime baktığımızda break: kırmak, bad: kötü anlamına geliyor. Fakat, deyimin tanımını yaparken söylediğimiz gibi, kelimeler gerçek anlamlarından uzaklaşabiliyor. Böylece, yepyeni ve orijinalinden tamamen farklı yeni bir ifade ile karşılaşıyoruz. Bu sebeple, bu ifade için kötü kırma dememiz hem yanlış hem de anlamsız oluyor. Oysa break bad deyimi kötü yola sapmak, kötüye gitmek anlamlarına geliyor. Dolayısıyla -ing getirdiğimizde breaking şeklinde bu deyimi isme dönüştürmüş oluyoruz.
Sonuç olarak, dizinin yaratıcısı Vince Gilligan da dizinin başlığını yaygın olan bu deyimden yola çıkarak koyduğunu açıklıyor. Kimya öğretmeni Mr. Walter White oldukça parlak ama fark edilmeyen bir karakterdir. Kendi halindeki bu öğretmenimize kanser teşhisi konur. Dahası, White’ın hastalığı ameliyat edilemez durumdadır. Bu noktada, işler değişmeye başlar. Çünkü hem ailesinin geleceği hem de hastalık tedavisi için Walter White metamfetamin yapmaya ve satmaya başlar. Eski öğrencisi Jesse Pinkman’ı da suç ortağı yapar. Böylece büyük bir uyuşturucu kralı olma yolunda ilerler. Bu süreçte uğruna kötü işlere bulaştığı ailesi ile arası bozulur. Dolayısıyla artık Heisenberg’in kaybedecek hiçbir şeyi kalmaz. Sonuç olarak White giderek daha kötü biri haline gelir. Sıkça kullanılan deyim ile dizi arasında böyle bir bağ kurabiliriz.
Dizinin yaratıcısı diziye ismini verirken deyimin Virginia’daki bir bölgede Güneylilere has bir anlama daha sahip olduğunu bilmediğini söylüyor. Bu bölgede ise bu ifade, kıyamet koparmak, hır çıkarmak, ortalığı birbirine katmak anlamında kullanılıyormuş. Aslına bakacak olursak deyimin bu anlamı da dizi ile örtüşüyor.
Bununla birlikte Urban Dictionary‘daki tanımlara bakacak olursak bu deyim, yasayı (kendi menfaati için) çiğnemek, otoriteye meydan okumak, kontrolden çıkmak anlamlarına da geliyor.
1970’lerde bile kullanımına rastlanan bu deyim hakkında söyleyeceklerimiz bu kadar. Bu arada, deyimin 1919 yılında kötüye gitmek anlamında Wall Street’te olup bitenlere dair bir yazıda kullanımına da rastlıyoruz. Böylece breaking bad ne demek sorusunu yanıtlamış olduk.
Biz günlük hayatta sıkça deyim kullanıyoruz. Bu durum İngilizcede de böyle. Dolayısıyla, deyimler hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak isterseniz, İngilizcede En Çok Kullanılan 20 Deyim, Aşk Deyimleri, İngilizcede Change My Mind Deyimi yazılarımızı okuyabilirsiniz. Sağlıklı ve bol İngilizceli günler dileriz. 🍀