Bildiğiniz gibi Oxford ve Cambridge her yıl yılın kelimesini yayınlıyor. Ya da bilmiyordunuz. Kim olduğunuzu bilmiyorum ama her şeyi biliyorsunuz gibi gözüküyor 😉

Neyse yine bildiğiniz gibi ya da birazdan bileceğiniz gibi diller aslında canlıdır. Yani şu demek oluyor, sürekli bazı yeni kelimeler doğar ve bazı eski kelimeler ölür. O yüzden 50 yıl önce, 100 yıl önce yazılan metinleri okuduğumuzda ya komik gelir ya da pek bir şey anlamayız.

Sadece kelimeler değil, gramer kuralları, imla kuralları da değişebilir. İşte bu şekilde her ay Cambridge sözlüğüne ortalama 150 yeni kelime veya anlam ekleniyor. Her yıl da yılın kelimesini seçiyorlar. Bu kelimeler illa yeni çıkmış olmak zorunda değil ama o yıl için özel bir anlamı veya popülerliği olması gerekiyor.

İngilizce yeni kelime üretmede daha hızlı. Selfie 2013’te Oxford sözlüğünde yılın kelimesi seçildi, biz de daha sonradan ona özçekim olarak karşılık bulduk. Ya da İngiltere Avrupa birliğinden çıkmak istediğinde Britain ve exit kelimelerinden Brexit kelimesi çıktı.

Gelelim 2018’in kelimesine. Şimdi iki sözlüğün seçtiği kelimeler farklı. Bir de benim seçtiğim kelime var. Önce Oxford’unkinden bahsedeyim kısaca. Cambridge’in ki daha ilginç çünkü. Oxford bilimsel yöntemlerle seçiyor kelimeleri. Mesela seçtikleri kelime yeni bir kelime değil ama aramada %45 artış olmuş 2018 yılında. Aşağıya linkleri koyacağım zaten.

Oxford’un aday listesi şöyledi:

Dediğim gibi bunların üstünde durmayacağım ama kazanan kelime Toxic’ti 🙂 Toxic zehirli demek.

Gelelim Cambridge’e. Cambridge’de ise şöyle bir sistem var: Editörler aday kelimeleri seçiyor, halk oyluyor ve kelime seçiliyor.

Aday kelimeler şunlar:

gender gap (noun)

a difference between the way men and women are treated in society, or between what men and women do and achieve

ecocide (noun)

destruction of the natural environment of an area, or very great damage to it

no-platforming (noun)

the practice of refusing someone an opportunity to make their ideas or beliefs known publicly, because you think these beliefs are dangerous or unacceptable

nomophobia (noun)

fear or worry at the idea of being without your mobile phone or unable to use it

Ve kazanan nomophobia. İlk bakışta bir bir şey ifade etmese de parçalara böldüğümüzde mantıklı oluyor. phobia bildiğimiz fobi anlamına gelen son ek. baştaki no yine bildiğimiz hayır ve yokluk anlamı veren kelime. Ortadaki mo ise mobile phone yani cep telefonu kelimesinin ilk iki harfi.

İşte size nomophobia: yani telefonsuzluk korkusu

Gelelim benim seçtiğim yılın kelimesine:

İki sözlük küresel çapta seçtiler kelimelerini bilimsel olarak ve halk oylamasıyla. Bense ülkemiz çapında bir kelime seçtim diktatörlük yöntemiyle ve kişisel gözlemlerime dayanarak 🙂

Kelimemiz: cringe

Evet, başkasının adına utanmak. Aynı zamanda utanırken yaşanan kasıla. Gençlerimiz şimdiye kadar başkasının adına utanırken, 2018’de yükselen bir şekilde cringe olmaya başladılar. Ve utanç verici şeyler için de bir sıfat olan cringy ifadesini kullandılar.

Ben de siz her cringe dediğinizde cringe oluyorum arkadaşlar 🙂

Bakalım 2019’un kelimeleri neler olacak?

Salın kağlıcakla 😉